Tekne Buzdolabına Adaptasyon

08 Eki Tekne Buzdolabına Adaptasyon

Biz Kimiz ve Denizde Ne Yapıyoruz?

Uzun yıllar hayalini kurduğumuz teknemiz Mia’da yaşamaya başlayalı beş yıl oldu ve tekne üstünde geçirdiğimiz her gün bize yeni bir şeyler öğretti. Daha önce hiç deneyimimiz olmayan tekne mutfağıyla ilgili de çok şey öğrendik. Bu yazımızda tekne mutfağıyla ilgili deneyimlerimizi ve denizde yaşamın farklı yönlerini paylaşacağız.

Denizdeki hikâyemiz 2016 yılında yelkenli bir tekne sahibi olmamızla başladı. Yıllarca bunun hayalini kurmuştuk. Sonra somut bir adım atarak ilk yelken eğitimimizi aldık. Uzun bir arayış neticesinde de bizi yeni maceralara götürecek, her gün bir şeyler öğrenmemizi sağlayacak ve denizdeki evimiz teknemize kavuştuk. O zamanlar çok acemi ve deneyimsizdik; üçer günlük iki yelken eğitimine katılmış, gözü kara iki deniz sevdalısıydık sadece. İyi ki neredeyse hiçbir şey bilmiyorken tekne alacak kadar gözümüzü karartmışız. Bu çılgınlığın ödülü bize hayalini dahi kuramayacağımız kadar denizle iç içe bir hayat oldu. Yaşadığımız bir sürü macera da ekstrası…

Teknemize sokaktan evlat edindiğimiz, bize her gün şans ve mutluluk getirdiğine inandığımız, kedimizin de ismi olan ‘Mia’ adını verdik. O sıralar ben İzmir’de kurumsal bir firmada 8-6 çalışıyordum. Eşim Fırat ise reklam ve tasarım işlerini evden yürütüyordu. İlk başlarda biz İzmir’de, teknemizse Marmaris’te olduğundan her fırsatta tekneye gidiyorduk. Yani her cuma iş çıkışı tekneye gidip, pazartesi günü işbaşı yapacağım için de her pazar İzmir’e geri dönüyorduk. Ama aklımız da kalbimiz de hep Marmaris’te teknemizde kalıyordu. Denizdeki yüzen evimize, onun bize sunduğu özgürlüğe ve mavi dünyaya bir türlü doyamıyorduk. Bu sebeple yaklaşık bir yıl sonra köklü bir değişiklik yapmaya karar verdik. Ve ben işimden istifa ederek Fırat’la birlikte çalışmaya başladım. Artık teknede istediğimiz kadar vakit geçirmemiz için önümüzde hiçbir engel kalmamıştı. O andan sonra yılda 7-8 ay kedimizle birlikte teknede yaşamaya başladık ve neredeyse beş senedir bu şekilde yaşıyoruz.

Herkesin en mutlu olduğu bir yer vardır. Bizimki de “Mavi Dünya’mız”…

Tekne Buzdolabı Problemleri

Teknede yaşamaya başladıktan sonra hem çok çabuk alıştığım hem de alışmakta zorlandığım bazı konular oldu. Mesela yüzen evimle her sabah farklı bir koyda uyanmaya, yüzümü denizde yıkamaya, akşamları yıldızların altında uyumaya, fazlasına ihtiyaç duymadan sadece bana yetenle yaşamaya çok çabuk alıştım. Ama sürekli tetikte olup her an her şeye hazır olmaya, hava ve rüzgâr durumuna göre plan yapmaya ise biraz daha zor alıştım. Yine zor alıştığım başka bir şeyse; tekne buzdolabı kullanımı oldu. Ev tipi buzdolapları gibi büyük ve dertsiz olmayışı, içerisinde ürünleri depolamak için raf sisteminin eksikliği, küçük ve dikey bir yapıya sahip oluşu, ısı derecesini tam istediğin seviyede sabitleyememek, sıklıkla karlanma yapışı, içini yerleştirirken hatta içinden bir şey alırken göstermek zorunda olunan ustalık gibi farklı konularda epey zorlandım ama sonra dolabı kullanmaya da arada çıkan sorunlara da alıştım. Fakat bu sene bizi en çok zorlayan konulardan biri yine buzdolabımız oldu ve maalesef hâlâ olmaya da devam ediyor.

Her teknede farklıdır ama bizim tekne buzdolabı iki üniteden oluşuyor; birinci ünite buzdolabı, ikinci ünite isterseniz buzdolabı isterseniz derin dondurucu olarak çalışıyor. Önceki yıllarda bu ikinci üniteyi genelde derin dondurucu olarak kullanırdık ve her sene gaz basılırdı. Çünkü başlarda düzgün çalışan ünite bir süre sonra çalışmamaya ve içindekileri soğutmamaya başlardı. Her seferinde buzdolabı tamircisi gelir, “bunun gazı eksilmiş” diyerek gaz basıp giderdi. Ve bu bizi sezonun kalanında idare ederdi.

Tekne buzdolabı evaporatörü değiştirilirken…

Değişen Yemek Alışkanlıklarımız

Bu sene değişen yemek alışkanlıklarımıza bağlı olarak buzdolabı ünitemizin kullanımında bir değişiklik yaptık. Değişen yemek alışkanlıklarından kastım; Fırat da ben de bir süre önce et yemeyi bıraktık. Önceden et ve ekmek dondurmak için kullandığımız dolabımızın ikinci ünitesini artık bu ihtiyacımız kalmadığı için buzdolabı olarak kullanmaya başladık. Bu sayede teknede daha çok taze sebze ve meyve muhafaza edebiliyoruz. Ekmek de dondurmuyoruz artık çünkü zaten az yediğimiz ekmeği, canımız istediğinde kendim yapıyorum. Hele bir de o ıssız koyda fırından yeni çıkmış taze ekmek kokusu yok mu?..

Evaporatör Değişimi

Bu sene buzdolabı olarak çalıştırdığımız ikinci ünite belli bir süre sonra bozuldu. Yine buzdolabı tamircisi geldi, gaz bastı ve gitti. Ama bu sefer basılan gaz bizi sezonun sonuna kadar da idare etmedi… Sorunun dolabın soğutma ünitesindeki tıkanıklık olduğuna karar verildi ve evaporatorü değiştirildi. Bu değişim zorlu bir işlemdir. Mutfak dolaplarının arkasında, çok sık erişim gerekmeyeceği düşünülerek çalışma açıklıkları bırakılmamış bir alanda, kılavuz yardımıyla ilerlenir. Bakır soğutma borularını yeni yerlerine taşıyan kılavuzun kopması ya da bakır borunun yolundan geçmemesi gibi bir durumda mutfak aksamının sökülecek olma ihtimali bile uykuları kaçırır. Fakat değişim esnasında bizim şansımız yaver gitti ve hiçbir zorluk yaşamadık.

Evaporatör takılmadan öncesi & sonrası 

Yıllardır çektiğimiz sorunlara çare olacak, bu zorlu ve masraflı değişiklik sonrası tam rahata ermeyi beklerken bu sefer de dolabın termostatı bozuldu. Şans bu ya, şimdi de buzdolabının ikinci ünitesini tekrar kullanabilmek için yeni termostatın gelmesini bekliyoruz. Yeni termostatla birlikte buzdolaplarına aldığımız dijital termometreleri de takacağız. Böylece analog termostatlarlın bile dolap ısılarını net olarak takip edebileceğiz.

Yazılış Tarihi :06.08.2020

MotorBoat & Yachting Dergisi, Eylül 2020 sayısında yayınlanmıştır.

• Sonraki yazıda; Teknede Buzdolabı Sorunları Devam Ediyor

Yeni yazılardan ve güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Facebook Sayfamızdan takip edebilirsiniz.

facebook.com/sailingmia